ANONİM ŞİRKETLERDE AZINLIK HAKLARI
Azınlık Haklarının Tanımı ve Kapsamı
Azınlık hakları, çoğunluğun kararlarına karşı azınlıkta kalan pay sahiplerini korumak amacıyla Türk Ticaret Kanunu (TTK) çerçevesinde düzenlenmiş olan haklardır. TTK’nın 411. maddesi ve ilgili diğer maddelerinde tanımlanan azınlık (veya azlık) hakları, sermaye payı belirli bir oranı (halka kapalı şirketlerde en az %10 ve halka açık şirketlerde en az %5) bulan pay sahipleri tarafından kullanılabilmektedir. Bu haklar, sermayenin belirli bir kısmını temsil eden pay sahiplerine, şirketin yönetim ve karar alma süreçlerinde etkili olabilme imkânı tanımaktadır.
Azınlık Pay Sahiplerine Tanınan Başlıca Haklar
- Genel Kurulu Toplantıya Çağırma ve Gündeme Madde Ekletme Hakkı
- TTK m. 411: Sermayenin en az %10’unu (halka açık anonim şirketlerde %5) temsil eden azınlık pay sahipleri, yazılı bir talep ile yönetim kurulundan genel kurulu toplantıya çağırmasını veya genel kurul gündemine belirli maddeler eklemesini isteyebilirler. Ayrıca esas sözleşme ile, çağrı hakkı daha az sayıda paya sahip pay sahiplerine tanınabilir.
- TTK m. 412: Azınlık pay sahiplerinin bu taleplerine yönetim kurulunun olumlu yanıt vermemesi veya 7 gün içerisinde cevap verilmemesi halinde, azınlık, şirket merkezinin bulunduğu yerin Asliye Ticaret Mahkemesine başvurarak genel kurulun toplantıya çağrılmasını talep edebilir. Mahkeme bu konuda kesin karar verir ve azınlığın menfaatlerini korur.
- Özel Denetçi Atanmasını Talep Etme Hakkı
- TTK m. 438: Pay sahiplerinden her biri, şirketin faaliyetleri veya mali durumu ile ilgili bilgi alma ve inceleme hakkını (m. 437) daha önce kullanmış olmak kaydıyla, gerektiğinde şirketin mali işleyişinin bağımsız bir kişi tarafından incelenmesi amacıyla özel bir denetçi atanmasını genel kuruldan isteyebilir.
- TTK m. 439: Genel kurul, azınlığın özel denetçi atanması talebini reddederse, sermayenin en az %10’unu (halka açık şirketlerde %5) temsil eden azınlık pay sahipleri, reddedilme tarihinden itibaren üç ay içinde Asliye Ticaret Mahkemesine başvurarak özel denetçi atanmasını isteyebilirler.
- Finansal Tabloların Müzakeresini Erteleme Hakkı
- TTK m. 420: Sermayenin en az %10’unu (halka açık şirketlerde %5’ini) temsil eden azınlık pay sahipleri, genel kurul toplantısında finansal tabloların ve bu tablolara bağlı diğer konuların müzakeresinin bir ay sonraya ertelenmesini talep edebilirler. Toplantı başkanı, bu talep doğrultusunda müzakereyi ertelemek zorundadır.
- Nama Yazılı Pay Senetlerinin Basılmasını Talep Hakkı
- TTK m. 486: Azınlık, nama yazılı pay senetlerinin bastırılması ve dağıtılmasını yönetim kurulundan talep edebilir. Azlık istemde bulunursa nama yazılı pay senedi bastırılıp tüm nama yazılı pay senedi sahiplerine dağıtılır.
- Haklı Sebeplerle Şirketin Feshi Davası Açma Hakkı
- TTK m. 531: Azınlık pay sahipleri, şirketin devamının kendileri için çekilmez hale gelmesi durumunda, “haklı sebep” gerekçesiyle şirketin feshi için mahkemeye başvurabilirler. Bu hak, ortaklık ilişkisi çekilmez bir hale geldiğinde, pay sahiplerine ayrılma olanağı tanır. Mahkeme, şirketin feshi yerine, davacı pay sahiplerinin paylarının değerlerinin ödenerek ortaklıktan çıkarılmasına veya başka alternatif çözümler üretilmesine karar verebilir. TTK’da haklı sebepler açıkça tanımlanmamış olsa da Yargıtay içtihatlarına göre ortaklar arası ciddi anlaşmazlıklar, uzun süre kâr dağıtılmaması veya şirket kaynaklarının kötüye kullanımı gibi durumlar haklı sebep olarak kabul edilmektedir. (11. HD., E. 2014/18024 K. 2015/12808 T. 1.12.2015)
- Kurucuların, Yönetim Kurulu Üyelerinin ve Denetçilerin İbra Edilmesini Engelleme Hakkı
- TTK m. 559: Şirketin kurucularının, yönetim kurulu üyelerinin ve denetçilerinin kuruluş veya sermaye artırımı sırasında doğan sorumlulukları, şirketin tescilinden itibaren dört yıl geçmedikçe sulh ve ibra ile ortadan kaldırılamaz. Bu sürenin geçmesinden sonra da sulh ve ibra ancak genel kurulun onayıyla geçerlilik kazanır. Bununla beraber azınlık pay sahipleri sulh ve ibranın onaylanmasına karşı iseler, sulh ve ibra genel kurulca onaylanmaz.
- Bilgi Alma ve İnceleme Hakkı
- TTK m. 437: Her pay sahibinin, şirketin mali durumu ve faaliyetleri hakkında bilgi alma ve inceleme hakkı bulunmaktadır. Yönetim kurulu bu bilgi talebini reddederse, azınlık pay sahipleri mahkemeye başvurarak bilgi ve inceleme haklarının sağlanmasını talep edebilirler.
Azınlığın Yönetim Kuruluna İlişkin Hakları
Azınlık pay sahipleri, şirketin yönetiminde de temsil edilme ve yönetim kuruluna ilişkin bazı özel haklara sahiptir. Bu haklar, azınlık pay sahiplerinin şirketin yönetiminde belirli bir düzeyde söz sahibi olmalarını sağlar. Azınlık pay sahipleri, şirket esas sözleşmesi ve TTK’da belirtilen sınırlar çerçevesinde yönetim kurulunun çalışmalarına katılabilir ve aday önerebilir.
TTK m. 360: Anonim şirketlerde, azınlık pay sahiplerinin doğrudan yönetim kurulunda temsil edilmesi esas sözleşme hükümleri ile sağlanabilir. Bu maddeye göre, esas sözleşmede öngörülmek kaydıyla, belirli pay gruplarına, azınlık pay sahiplerine ve özel nitelik taşıyan hissedarlara yönetim kurulunda temsil edilme hakkı tanınabilir.
1- Yönetim Kurulunda Temsil Hakkının Kapsamı:
Temsil Hakkının Esas Sözleşme ile Düzenlenmesi: Esas sözleşmede açıkça belirtilmiş olmak kaydıyla, azınlık pay sahiplerinin yönetim kurulunda belirli bir üye ile temsil edilmesi sağlanabilir.
Aday Gösterme Hakkı: Esas sözleşmede düzenlenmiş olması şartıyla, azınlık pay sahiplerine yönetim kurulu üyeliğine aday gösterme hakkı tanınabilir. Aday gösterilen kişinin, haklı bir neden olmadıkça genel kurul tarafından seçilmesi zorunludur. Haklı sebepler, adayın şirketin menfaatlerine zarar verebileceği veya güven zedeleyici durumların mevcut olması gibi durumlar olabilir.
2- Halka Açık Şirketlerde Temsil Sınırı:
Halka açık anonim şirketlerde, TTK m. 360 çerçevesinde tanınan temsil hakkı, yönetim kurulu üyelerinin yarısını geçemez. Bu hüküm, halka açık şirketlerde yönetim kurulunun bağımsız üyelerden oluşması gerektiği ilkesine uygun olarak düzenlenmiştir. Yönetim kurulu üyelerinin bağımsızlık ilkesine zarar gelmemesi adına, azınlık temsilcilerinin yönetim kurulunda belirli bir sınırda kalması sağlanmıştır.
Sermaye Piyasası Kanunu (SPKn) Uyarınca Halka Açık Anonim Şirketler Bbakımından Azınlık Hakları Nelerdir?
SPKn, halka açık anonim şirketler özelinde TTK’ya ek olarak ve TTK ile paralel olarak azınlık pay sahiplerinin korunmasını sağlayan hükümler içerir.
1. Kayıtlı Sermaye Sisteminde Azınlığın Dava Açma Hakkı (SPKn m. 18/6 ve SPKn m. 93)
SPKn m. 18/6 uyarınca, kayıtlı sermaye sisteminde yönetim kuruluna sermaye artırımı yetkisi verilmiştir. Bu yetki doğrultusunda yönetim kurulunun sermaye artırımı kararı, azınlık pay sahiplerinin menfaatlerini etkileyebilir. Bu durumda azınlık pay sahipleri aşağıdaki haklara sahiptir:
- SPKn m. 18 Uyarınca Yönetim Kurulu Kararlarına Karşı Dava Açma Hakkı: Yönetim kurulunun sermaye artırımına ilişkin kararlarına karşı azınlık pay sahipleri, TTK m. 411 genel kurul kararlarının iptaline ilişkin hükümlere göre dava açabilirler. Bu dava, kararın ilanından itibaren 30 gün içinde ortaklık merkezinin bulunduğu yerin Ticaret Mahkemesinde açılır.
- SPKn m. 93 Uyarınca İcra Durdurma Talebi: Sermaye Piyasası Kurulu (SPK), yönetim kurulunun 18. Maddedeki esaslar çerçevesinde alınan kararlarına karşı, bu kararların kamuya ilanından itibaren 30 gün içinde teminatsız olarak icranın geri bırakılmasını talep edebilir. Bu, azınlığın haklarını koruma amacına yönelik ek bir güvencedir ve azınlık menfaatlerine aykırı kararların yürürlüğe girmesini engelleyebilir.
2. Ortaklıktan Çıkarma Hakkı ve Satma Hakkı (SPKn m. 27)
SPKn m. 27 uyarınca, halka açık anonim şirketlerde belirli bir oranın üzerindeki pay sahiplerinin, azınlık pay sahiplerini ortaklıktan çıkarma hakkı bulunmaktadır.
1. Kayıtlı Sermaye Sisteminde Azınlığın Dava Açma Hakkı (SPKn m. 18/6 ve SPKn m. 93)
SPKn m. 18/6 uyarınca, kayıtlı sermaye sisteminde yönetim kuruluna sermaye artırımı yetkisi verilmiştir. Bu yetki doğrultusunda yönetim kurulunun sermaye artırımı kararı, azınlık pay sahiplerinin menfaatlerini etkileyebilir. Bu durumda azınlık pay sahipleri aşağıdaki haklara sahiptir:
- SPKn m. 18 Uyarınca Yönetim Kurulu Kararlarına Karşı Dava Açma Hakkı: Yönetim kurulunun sermaye artırımına ilişkin kararlarına karşı azınlık pay sahipleri, TTK m. 411 genel kurul kararlarının iptaline ilişkin hükümlere göre dava açabilirler. Bu dava, kararın ilanından itibaren 30 gün içinde ortaklık merkezinin bulunduğu yerin Ticaret Mahkemesinde açılır.
- SPKn m. 93 Uyarınca İcra Durdurma Talebi: Sermaye Piyasası Kurulu (SPK), yönetim kurulunun 18. Maddedeki esaslar çerçevesinde alınan kararlarına karşı, bu kararların kamuya ilanından itibaren 30 gün içinde teminatsız olarak icranın geri bırakılmasını talep edebilir. Bu, azınlığın haklarını koruma amacına yönelik ek bir güvencedir ve azınlık menfaatlerine aykırı kararların yürürlüğe girmesini engelleyebilir.
2. Ortaklıktan Çıkarma Hakkı ve Satma Hakkı (SPKn m. 27)
SPKn m. 27 uyarınca, halka açık anonim şirketlerde belirli bir oranın üzerindeki pay sahiplerinin, azınlık pay sahiplerini ortaklıktan çıkarma hakkı bulunmaktadır.
- Çıkarma Hakkı: Çoğunluk pay sahipleri, belirli bir pay oranına ulaştıklarında (örneğin birleşme veya pay devralma yoluyla), azınlık pay sahiplerini ortaklıktan çıkarma hakkına sahip olabilir. Bu durumda azınlık pay sahiplerinin hisselerinin iptali ve adil bedel karşılığında kendilerine ödeme yapılması sağlanır.
- Satma Hakkı: Azınlık pay sahipleri, çoğunluk pay sahiplerinin belirli bir oranın üzerine çıkması durumunda, adil bir bedel karşılığında paylarını çoğunluk pay sahiplerine veya onlarla birlikte hareket eden taraflara satma hakkına sahiptir. Bu hak, azınlık pay sahiplerinin, çoğunluk kontrolündeki bir şirkette istemedikleri bir durumda bulunmalarını engeller.
Özetle, aksi ana sözleşmede yazılı olarak kararlaştırılmadığı sürece, yönetim kurulu, kanuni görevlerinin yanı sıra şirketi üçüncü kişilere karşı temsil eder ve kararlarını çoğunluk oyuyla alır. Azınlık pay sahibinin yönetim kurulunda yeterli üye veya veto hakkına sahip olmaması durumunda, çoğunluk pay sahibinin atadığı temsilci yönetim kurulu üyesi, şirketin üçüncü kişiler nezdinde her türlü yönetimsel işlemini kontrol eder.
Genel Kurul ise, yönetim kurulu üyelerinin atanması ve görevden alınması gibi konularda en üst karar organıdır. Aksi ana sözleşmede veya kanunen düzenlenmediği sürece, genel kurul kararları pay sahiplerinin en az yarısının katılımıyla çoğunluk oyu veya şirket sermayesinin yüzde yetmiş beşini temsil eden pay sahiplerinin katılımıyla alınır. Azınlık pay sahipleri, ağırlaştırılmış nisap öngörülen kararlara etki edebilir. Ancak genel olarak yüzde elliden fazla paya sahip olan hissedar, şirketin kontrolünü elinde bulunduran taraf olarak kabul edilir.
Bu bağlamda, çoğunluk pay sahipleri sermaye artırımlarında rüçhan hakkı sınırlaması veya azınlık pay sahibinin sermaye artışına katılmaması durumunda, azınlığın şirketteki sermaye oranını azaltabilir. Ayrıca, şirket yönetiminde kontrolü elde tutarak şirketin yönetim tasarruflarını belirleyebilir. Genel kurulda ise çoğunluk oya sahip pay sahipleri, şirket kaynaklarını kullanma ve bunlar üzerinde tasarruf etme hakkına sahiptir. Sonuç olarak, esas sözleşmede azınlık pay sahiplerine yönetim kurulunda temsil ve aday gösterme hakkı tanınmadıysa, azınlık pay sahiplerinin Yönetim Kurulu’nun temsiline ilişkin (Azınlık Pay Sahiplerine Tanınan Başlıca Haklar başlığı altında incelediğimiz 7 maddenin dışında) doğrudan yetkisi veya hakları bulunmamaktadır.